Ayrılık süreci, kişinin kendisiyle alakalı birtakım gerçekleri ayrım etmesine yardım eden bir süreçtir. Bazı kişiler boşanmayı oldukça daha basit kabullenirken birtakım kişiler de bu süreci oldukça zor atlatır. Ayrılığın bizde bırakacağı etkilerin şiddetinin azalmasına yardım eden birtakım etkenler vardır. Bunlar şu şekildedir:
İçindekiler
Cinsiyet Farkı
Ayrılık sonrası, kişinin iyi mi bir süreç geçireceği cinsiyet faktörüne de bağlıdır aslında. 2000 senesinde ABD’ de meydana getirilen bir inceleme kararına göre boşanma durumunda erkekler ve hanımlar değişik etkileniyor. Bunun ile alakalı bir öbek uzman 2000 şahsa bir kontrol uyguluyor. Aynı testi 6-9 sene sonrasında yeniden uyguluyor. Yaşamlarında geçirdikleri birtakım vakalara bakılarak hayatlarında geçirdikleri mühim olaylardan iyi mi etkilendiklerini anlamaya çalışılıyor. Araştırmalara göre kadınların erkeklere göre bu tür negatif vakalara karşı daha dayanıklı oldukları bulunmuştur. Bu kadınların ayrılık sonrası değişiklere ve gelişmelere daha aleni olduğu görülmüştür.
Dışa Dönüklük
Boşanmış olan adam ve kadınların daha azca dışa dönük oldukları görülmüştür. Bunun sebebi ise eşlerinden ayrıldıkları için dışa dönük davranabilecekleri ortamların olmayışından kaynaklanıyor. Ayrıca boşanmış kişilerde emniyet hissi de azalıyor. Bunun sebebi ise artık omuz dayayabilecekleri bir eşlerinin olmayışına bağlanabilir. Daha azca dışa dönük olan bu insanlarda yalnız hissi kendini gösterir. Fakat bu konudaki uzmanlar, bu durumun tehlikeli olmadığını ve atlatılabilecek bir şey bulunduğunu söylüyor.
Kişilik Etkisi
Belçika’da 2000 boşanmış kişinin katılmış olduğu bir çalışmada yedi sene içerisinde kişilerin hayatlarında ve ilişkilerinde iyi mi değişim olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca kişilerin iletişim kurup kurmadıkları da sorgulandı. Bu kişilerin arasından birtakım kişiler ayrılığın içerisinde pozitif yanlar da bulurken, birtakım kişiler ise reddedilmeyi kendilerine yediremeyip bunu bir problem haline getiriyor. Duygusal balans problemi olan bu insanların yedi sene içerisinde bekar kalmış olduğu ya da kısa süreli ilişkiler yaşamış olduğu görüldü. Diğerlerinde ise uzun soluklu beraberlik yaşama ve evlenme ihtimali daha yüksek çıkmıştır.
Ayrılıkların bu kadar acı vermesinin bir öteki sebebi olarak, kişinin kendisine sorgulamaya almış olması sayılabilir. Özellikle de uzun devam eden evliliklerde kimlikler eşlerle öylesine iç içe geçmiştir ki onları kaybettiğimizde kendimizden de birtakım parçalar yitirmiş oluruz. İnsanların kendilerine olan kıymet yargıları ayrıldıktan sonrasında netliğinin kaybedebilir.
Pozitif Bakmak
Yapılan bir araştırmada, kendisi ile alakalı katı bir fikre haiz olanların reddedilmeyi daha bireysel algıladıklarını, karakterleri hakkındaki negatif yönleri ifşa ettiklerini düşündüklerini söyledikleri için de daha fazla keder duydukları bulunmuştur. Ancak benlik özelliklerinin oldukça yönlü bulunduğunu ve değişme ihtimali bulunduğunu anımsamak yararlı olacaktır. Hatta kişiler, dışa dönüklükte azalma olduğundan yeni arkadaşlıklar oluşturmak için gayret da sarf edebilirler.
Eğer bir ilişki kişinin üstünde bir baskı hissine yol açıyorsa bu ilişkiyi bitirmek, daha ümitli ve yaşama hissiyle dolu bir yaşam yaşayabilmek için kim bilir fırsattır.
Esra G.
Psikoloji