Osmanlı’da Ezanların Sustuğu Tek Gün

Osmanlı Devletinde İstanbul’un fethinden, bugüne kadar, cuma namazının kılınmadığı, ezan sesinin duyulmadığı bir tek gün dahi olmadı. Hatta işgal günlerinde…

Neler Okuyacaksınız? →

Osmanlı’da Ezanların Sustuğu Tek Gün

Osmanlı Devlet’inde Pasarofça antlaşmasından sonra, Patrona Halil İsyanına kadar ki 12 senelik dönem, Devlet-i Aliyye de Lale Devri olarak anılır. Dönemin en mühim vakalarına kısacak değinecek olursak bu döneme kültür, edebiyat ve sanat alanındaki gelişmeler ve yöntem alanda Avrupa’dan alınan yenilikler damga vurmuştur. Tarihe geçen ve Devlet-i Aliyye ‘de bir dönemi kapatan ünlü ayaklanma işte bu şekilde bir ortamda başladı. Bayezid Hamamı’nın telláklarından Patrona Halil‘in önderliğinde sokağa dökülenler birkaç dakika içerisinde kendilerine binlerce destekçi buldular. Tüm bunlar yaşanırken saray, olup bitenin hemen hemen bilincinde değildi fakat isyancılar da ne yapacaklarına hemen hemen karar vermemişlerdi. Halil ile yeniçeriler arasındaki ilk ciddi görüşme, sokağa dökülmelerinin ikinci gününde yapıldı. İşte tam bu sırada, ortaya ‘Deli İbrahim‘ isminde bir softa çıktı. Patrona Halil ile yeniçeri ağalarının önüne geldi ve ‘Mübarek bir davaya kalktınız. Zalimlerden hesap soruyorsunuz. Böyle büyük bir günde ezan okunmaz, namaz kılınmaz‘ dedi.

Osmanlı’da Ezanların Sustuğu Tek Gün

İstanbul’da Ezan Okunmayan Tek Gün

Deli İbrahim’in fetvasıyla, o gün camiler ve mescitler kapatıldı, ezan okunması ve camilere namaz için gelinmesi yasaklandı ve 1730’un 29 Eylül günü, tarihlere ‘İstanbul’da fetihten buyana ezan okunmayan tek gün’ olarak geçti. Yeniçeriler saraya yürüyüp Üçüncü Ahmed‘i tahtından indirdiler. Tahta Birinci Mahmud geçti. Damad İbrahim Paşa ilkin idam edildi, sonrasında ölü bedeni parçalandı.

Ayaklanma 29 gün süresince devam etti. Arnavut Halil’in neden olduğu başkaldırı bitip, her şey sakinleştikten sonra, Birinci Mahmud İstanbul kadısına bir ferman gönderdi: ‘Sebep olduğu fena hatıradan kaynaklı bundan bu şekilde hamamlarda Arnavut tellák çalıştırılmayacaktır‘ buyurdu.. Yeniçeriler tarihleri süresince defalarca ayaklandılar. Bazen padişahları tahtlarından, bazı durumlarda da sadrazamları, şeyhülislamları ve vezirleri kellelerinden ettiler.

Patrona Halil Ayaklanması

İsyanların en büyük ve kanlılarından olan, ‘Patrona Halil Ayaklanması‘ da tarihe bu şekilde geçti. Takvimler 29 Eylül 1730‘ü gösteriyordu. Günlerden cumaydı. O gün Osmanlı İmparatorluğu tarihinde bir ilk yaşandı. Çünkü camiler kapatıldı ve ezan okunması da yasaklandı..